Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
aynı zamanda
Cozy
Turkish-English
Terms/Phrases
Turkish-English Translation
also
Adverb
equally
Adverb
simultaneously
Adverb
concurrently
at the same time
concurrently with
downstick
backwardation
Turkish-English translations from Zargan's own database
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Turkish-English Phrases
bu terim aynı zamanda
asset management
ile aynı zamanda
comtemporaneously with
aynı zamanda birden çok gazetede çıkan makale
syndicated article
aynı zamanda davanın konusuyla da ilgili davalar sınıfına ilişkin kaza yetkisi
jurisdiction over the subject matter
aynı zamanda gerekli olan koşul
concomitant requirement
aynı zamanda meydana gelmek
to coincide
Verb
aynı zamanda olmayan
asynchronous
Adjective
aynı zamanda pek çok yerde birden olma
ubiquity
Noun
aynı zamanda teşekkül ettiği farz olunan kaya tabakaları
group
Noun
aynı zamanda uygulamak
to application concurrently
Verb
aynı zamanda var olan
coeval
aynı zamanda yer alan
contemporaneous
Adjective
aynı zamanda yer alan olaylar
contemporary events
Noun
aynı zamanda yer almak
to synchronize
Verb
iki devlet dairesinde aynı zamanda görev yapma
dual office holding
iki kişiyle aynı zamanda evli olan
bigamist
iki kişiyle aynı zamanda evlilik
bigamous
karşılıklı borçların aynı zamanda yerine getirildiği akit
concurrent covenant
aynı zaman da
at the same time
Turkish-English phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.